24 Eylül 2017 Pazar

Dunning-Kuriger Sendromu

Bu yazının sonuna doğru kimbilir kaç kişi gözünüzün önünden geçmiştir.
- MUHTEŞEM BİR ANALİZ

İki psikiyatri uzmanı, 10 yıl kadar önce bir teori ortaya atmış şöyle ki;

"Cehalet, gerçek bilginin aksine, bireyin kendine olan güvenini artırır."

Ve bunun üzerine bir araştırma başlatıldı. Fizyolojik ve zihinsel alanda yapılan çeşitli uygulamaların sonucunda şu bulgulara ulaşıldı:
· Niteliksiz insanlar ne ölçüde niteliksiz olduklarını fark edemezler.
· Niteliksiz insanlar, niteliklerini abartma eğilimin-dedir.
· Niteliksiz insanlar, gerçekten nitelikli insanların niteliklerini görüp anlamaktan da acizdirler.
· Eğer nitelikleri, belli bir eğitimle artırılırsa, aynı niteliksiz insanlar, niteliksizliklerinin farkına varmaya başlarlar.

Cornell Üniversitesi'ndeki öğrenciler arasında bir test yapıldı ve klasik "Nasıl geçti?" sorusuna öğrencilerden yanıtlar istendi...

Soruların yüzde 10'una bile yanıt veremeyenlerin “kendilerine güvenleri” müthişti. Onların "testin yüzde 60'ına doğru yanıt verdiklerini" düşündükleri; hatta "iyi günlerinde olmaları halinde yüzde 70 başarıya bile ulaşabileceklerine inandıkları" ortaya çıktı.

Soruların yüzde 90'ından fazlasını doğru yanıtlayan-lar ise “en alçakgönüllü” deneklerdi; soruların yüzde 70' ine doğru yanıt verdiklerini düşünüyorlardı.

Tüm bu sonuçlar bir araya getirildi ve Dunning-Kruger Sendromu'nun metni yazıldı:

“İşinde çok iyi olduğuna” yürekten inanan ‘yetersiz’ kişi, kendini ve yaptıklarını övmekten, her işte öne çıkmaktan ve aslında yapamayacağı işlere talip olmaktan hiçbir rahatsızlık duymaz! Aksine her şeyin hakkı olduğunu düşünür!
Ancak bu ‘cahillik ve haddini bilmeme’ karışımı mesleki açıdan müthiş bir itici güç oluşturur.

‘Eksiler’ kariyer açısından ‘artıya’ dönüşür.

Sonuçta, ‘kifayetsiz muhterisler’ her zaman ve her yerde daha hızlı yükselirler…

Bu arada, gerçekten bilgili ve yetenekli insanlar çalışma hayatında ‘fazla alçakgönüllü' davranarak öne çıkmaz, yüksek görevlere kendiliklerinden talip olmaz, kıymetlerinin bilinmesini beklerler... Tabii beklerken kırılır, kendilerini daha da geriye çekerler... Muhtemelen üstleri tarafından da ‘ihtiras eksikliği’ ile suçlanırlar..."

N'olur fazla mütevazi olmayın!...

"Siz de çevrenize şöyle bir bakın" diyeceğim ama eminim bu satırları okurken bile aklınızdan bir dolu yüz, bir dolu isim geçti...

Bence Dunning ile Kruger'in, bu çalışmalarıyla 2000'de, Nobel yerine Harvard Üniversitesi'nin Ig Nobel'ini alma nedeni "cahil olmamalarıydı".

Gönlümün nobelini bu ikiliye vererek yazımı Bertrand Russel'in bir sözüyle bitiriyorum:

“Dünyanın sorunu, akıllılar hep kuşku içindeyken aptalların küstahça kendilerinden emin olmalarıdır.”

14 Eylül 2017 Perşembe

Tayyip'in neyi doğru

Bu resimlerden biri Cumhurbaşkanlığı resmi internet sitesinden alınma. Recep Tayyip Erdoğan'ın 1973 Haziran ayında Istanbul İmam Hatip Lisesi'nden mezun olduğunu ve sonraki yıl da (1974) Eyüp Lisesi'ne devam ederek fark derslerini verip diploma aldığını resmi olarak belgeliyor.
Devamında da 1981 yılında Marmara Üniversitesi iktisadi Ticari Bilimler Fakültesini bitirdiğini resmi olarak belirtiyor. Bu arada 1974-1975 öğretim yılında Fakülte eğitimine başlamış olması gerekiyor. Ancak bu fakültenin kendi sitesinde kuruluş yılı olarak 1982 yazmasını da bir kenara koysak bile, 2.fotografta kendi elyazısı ile bir itiraf var.
Recep Tayyip Erdoğan İETT Spor ve Sosyal Tesisler Müdürlüğünden istifa ediyor.
Dilekçedeki şu 2 tarihe dikkat edelim.
İlki, "24.7.1974 tarihinden beri aralıksız çalıştığım" sözü. Yani Eyüp Lisesi'ni bitirince hemen işe başlamış. Üniversiteye değil.
2. Tarih İstifa tarihi; 18.6.1981.
Hani Cumhurbaşkanlığı resmi sitesinde Marmara Üniversitesinden mezun oldu denilen tarihte o meğerse İETT'den istifa etmiş.
1974-1981 arasında kesintisiz İETT'de çalıştı ise okula hangi ara gitti.
Diğer soru ise istifa gerekçesinde gizli.
"Özel sektörden almış olduğum uygun iş teklifi dolayısıyla istifa ediyorum" diyor.
Özetle bu yeni ortaya çıkan ve önceden bilinen birçok belge de gösteriyor ki Recep Tayyip Erdoğan'ın Üniversite diploması kökten yalan. Askerliğini de Yedek subay olarak yapmış olması ise tamamen "Resmi evrakta sahtekarlık" sonucudur.
O sahte Üniversite Belgesi ile hem askerliğini yedek subay olarak yapmış, hem de Cumhurbaşkanı olmuştur.
Bir zamanlar Atatürk'ün, İsmet İnönü'nün oturduğu Cumhurbaşkanlığı Makamında bugün Resmi Evrakta Sahtekarlık yapan birisi oturmaktadır.
Can Aral